Nüfusun sürekli arttığı bir dünyada gıda ulaşılabilirliği önemli bir sorun.
Batılı ve gelişmekte olan ülkeler, daha kaliteli ve daha fazla miktarda gıdaya yönelik artan bir taleple karşı karşıya. Açlık tüm dünyada artış gösterirken, gıda stoklarını etkili ve sürdürülebilir şekilde korumak şimdi her zamankinden daha büyük önem taşıyor.
En uygun şekilde gıda koruması ve yüksek gıda ulaşılabilirliği sağlıyoruz
Gıda güvenliği - Temel sorunlar
Hükümetlerin gıda kaybını önlemek ve gıda güvenliğini sağlamak için etkili ve sürdürülebilir çözümler uygulaması gerekmektedir. Dünyada hasat sonrası işleme ve depolama nedeniyle yaklaşık 350 milyon ton kayıp yaşandığını düşünecek olursak, bu çözümler açlığın azaltılmasında büyük bir rol oynayacaktır. Yaşanan gıda kaybının büyük çoğunluğuna böcekler, kuşlar, kemirgenler, küfler ve bakteriler sebep olmaktadır.
Kaynak: Gıda İsrafı İstatistikleri
Bir taraftan gıda kontaminasyonu skandallarının artması nedeniyle gıda güvenliğine ilişkin kamuoyu görüşünün olumsuz bir hâl aldığına şahit oluyoruz.
Diğer taraftan ise gıdaların zararlılardan ve kemirgenlerden korunmasında kullanılan moleküllerin sayısında, yönetmelikler tarafından giderek daha fazla yasaklama yapıldığını görüyoruz. Gıdaları korumak için sürdürülebilir ve bir o kadar da etkili çözümler bulmalı ve ardından gıdaların düzgün bir şekilde dağıtımını sağlamalı ve sağlık krizlerini önlemeliyiz.
Envu olarak en iyi ve en sürdürülebilir çözümleri sunmak için kapsamlı araştırma ve geliştirme çalışmalarımızla, müşterilerimizin hasatlarını ve gıda stoklarını kemirgen ve zararlı istilalarından korumalarına ve sağlıklı bir şekilde insanlara ulaştırmalarına yardımcı oluyoruz.
AB’de gıda güvenliği – Rakamlarla gerçekler
AB’nin gıda güvenliği politikası, gıdaları “tarladan sofraya” kadar korumayı amaçlamaktadır. Bu politikanın temel amaçları şunlardır:
- Gıda güvenliğini sağlamak
- Açlığı azaltmak
- Halk sağlığını olumsuz etkileyebilecek kontaminasyonu önlemek
AB’deki gıda güvenliği düzenlemelerinde tarımda pestisit ve rodentisit kullanımına ilişkin kısıtlamalar da yer almaktadır. Örneğin bir maddenin kullanılabilmesi için bitki üretimine faydalı olması ve insanlara veya çevreye zarar vermemesi gerekmektedir.
EMEA bölgesindeki düzenlemelerin çoğu da, ana hatları Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından belirlenen uluslararası gıda standartlarının bir koleksiyonu olan Kodeks Alimentarius’tan alınmıştır:
- Bu kodeks, gıda ve yem bitkilerindeki pestisitler için Maksimum Kalıntı Limitlerini (MRL’ler) belirlemektedir.
- Gıda güvenliği standartları sunmakta ve uluslararası ticareti teşvik etmektedir
- Yaklaşık 200 farklı pestisiti kapsayan 4.300’den fazla MRL belirlemiştir
FAO ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından geliştirilen Pestisit Spesifikasyonları da tüketicileri ve çevreyi korumak için pestisit kalite standartlarını belirlemektedir.
Son olarak, FAO izleme ve önleme yaklaşımıyla pestisit kullanımını sınırlandırdığı için, zararlı kontrolünde tercih edilen yaklaşım olarak Entegre Zararlı Yönetimini (IPM) teşvik etmektedir.
Kaynaklar: AB’de Gıda Güvenliği, AB Pestisit Düzenlemeleri
Çözümlerimiz
Değerlerimiz, AB mevzuatıyla uyumludur. Gıdaları zararlılardan ve kemirgenlerden sürdürülebilir şekilde korumayı hedeflemekteyiz. Sürekli araştırma ve geliştirme sayesinde müşterilerimize yenilikçi ve dijital izleme çözümleri sunmaktayız.
Envu olarak, gıdaları zararlılardan sürdürülebilir bir şekilde korumakta kararlıyız. Aktif araştırma ve geliştirme sayesinde müşterilerimize yenilikçi ve dijital izleme çözümleri sunmaktayız.
Yukarıdaki düzenleme standartlarına uygun ve hatta bu standartların üzerinde ürünler geliştirmekteyiz. Gıda sektörü müşterilerimize en yüksek standartları sunmak için, portföyümüzde şu an EMEA bölgesi genelinde Tehlike Analizleri ve Kritik Kontrol Noktaları (HACCP) onaylı 25 çözüm mevcuttur.
Zararlıları sorumlu bir şekilde kontrol altına almak için doğanın gücünden faydalanan çözümler (fiziksel etki şekli, doğal kaynaklı aktif bileşen, ölümcül olmayan izleme çözümleri) geliştirmekteyiz.